Kimmerler | |
---|---|
m.ö. 1300-m.ö. 300 | |
Tarihçe | |
• Kuruluşu | m.ö. 1300 |
• Dağılışı | m.ö. 300 |
Kimmerler (Eski Yunanca: Grekçe: Κιμμέριοι), MÖ 14 ve MÖ 10. yüzyıllardan MÖ 8. yüzyılın ilk yarısına kadar Kimmerya olarak da tabir edilen İdil Nehri’inden Karadeniz’in kuzeyine doğru uzanan geniş bir alanda yaşamış büyük olasılıkla Hint-Avrupa kökenli göçebe ve savaşçı bir ulustur.[1]
Kılıç kullanmada, ok atmada ve balta kullanmada ustaydılar. Kimmerlerden ilk söz eden Homeros Kimmerlerin ıssız dünyanın sisli ve karanlık ülkesinde yaşadıklarını yazar. Herodot Kimmerlerin Kuzey Pontus bölgesinden geldiğini söyler. Kimmerya, MÖ 8. yüzyılın ortalarında İskitlerin (Sakalar) eline geçince yerlerinden olan Kimmerler büyük kafileler halinde güneye inerek Kafkaslardaki Demir Kapı ve Derbent geçitlerini aşarak Doğu Anadolu’ya girdiler.
At üzerinde savaşan Sakalar, yaya olarak savaşan Kimmerlere karşı üstünlük sağlamışlardı. MÖ 714'te Urartu sınırını aşarak Orta Anadolu’ya doğru saldırılara başladılar. Kummuh (Adıyaman yöresi), Meluddu (Malatya) Tabal (Nevşehir - Kayseri yöresi) doğuda Şubria (Diyarbakır yöresi) ve batıda Hubuşna’ya (Ereğli) kadar yayıldılar. Kimmerler daha sonra Karadeniz'in güney kıyısı boyunca batıya ilerleyip Sinop (Sinope) civarında bir üs oluşturmuş ve Tabala doğru güneye yönelmişlerdi.
Kuzeyden gelen bu tehdit karşısında Muşku Kralı Mita, Asur ile ittifak yapmak zorunda kalmış ise de onun bu ittifakı bile Kimmer baskısını durduramamıştır. Milattan önce 705'te Muşku Kralı Mita'nın da desteğini alan Asur Kralı II. Sargon Kimmerlerle Tabalda yaptığı savaşta ağır bir yenilgiye uğradı ve savaş alanında öldü. Muşku Kralı Mita da savaştan sonra bir daha tarih sahnesinde görülmemiştir.
Bu zafer üzerine Kimmerler bu bölgeyi bir süre daha ellerinde tuttular; Sinop'u (Sinope) ele geçirdiler, batıda Kızılırmak’a kadar uzandılar ve Dugdamme adındaki ünlü önderlerinin komutasında Friglerin üzerine saldırdılar. MÖ 696'da Frig başkenti Gordion’u yağmaladılar. Kimmerler, Asur kralı Asarhaddon tarafından MÖ 679 yılında Hubuşna (Ereğli) mevkiinde bozguna uğratıldıktan sonra batıya yönelerek Lidya’yı tehdide başladılar.
Lidya Kralı Gyges, Asur Kralı Asurbanipal’le diplomatik ilişkiler kurup ondan sağladığı yardımla Kimmerleri MÖ 657'de büyük bir yenilgiye uğrattı ancak Kimmerler bir süre sonra yeniden Lidya’ya saldırıp başkentleri Sardes’i aldılar. Kral Gyges savaş alanında öldü. Sardes’i yakıp yıkan Kimmerler orada kalmayarak hızla Orta Anadolu’ya döndüler. Bir bölümü kuzeybatıya doğru çıkarak Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk beldesinde, Antandros kenti çevresine yerleşti.
Gyges’ten sonra Lidya tahtına oğlu Ardys geçti. Ardys ülkesini Kimmer saldırılarının yarattığı güç durumdan kurtarmak amacıyla yeniden Asur Kralından yardım istedi. Ama Kimmerler kuzeybatıdan, Boğazlar üzerinden gelen Traklar ile birleşip yeniden Lidya’ya saldırdılar ve MÖ 638'de Sardes’i krallık sarayının bulunduğu Akropolis dışında bir kez daha istila ettiler. Bununla da yetinmeyip Ege Denizi kıyısındaki kentlerden Efes, Menderes Magnesiası, Myos, Priene, Lebedos ve Melia'nın yanı sıra olasılıkla Miletos’u da yağmaladılar.
Sonra Büyük Menderes vadisi boyunca doğuya yönelerek o dönemlerde yurt edinmiş oldukları Kapadokya bölgesine döndüler. (MÖ 630) Düzenli bir devlet örgütleri bulunmayan Kimmerler zaman içinde güçlerini yitirmeye başladılar. MÖ 630'dan kısa bir süre sonra ünlü önderleri Dugdamme’nin Kilikya bölgesindeki bir savaşta ölmesi, onların Anadolu’daki etkinliklerine son verdi. MÖ 680-660 yılları arasında Tabal, Hilukku ve Lidya Kimmer saldırılarından Asurluların yardımına sığınmak zorunda kalmışlar, bir süre sonra ise MÖ 630 yılında Asurlular bu istilacıları yenmeyi başarmışlardır. (J. G. Macqueen, Hititler ve Hitit çağında Anadolu, (çev. Esra Davutoğlu), Ankara, 2001,s. 173-6)
Sonuçta Lidya Kralı Alyattes tarafından MÖ 595’te büyük bir yenilgiye uğratılarak Kızılırmak'ın doğusuna sürüldüler. Anadolu’da kalanlar Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk beldesinde Antandros kentinde yaşamışlardır. Diğerleri ikiye ayrılarak Asya ve Avrupa’ya dağıldılar. Batıya giden bir kol MÖ 500'e kadar Macar ovalarında yaşadı. Kırım yöresinde yaşayan Kimmerler ise MÖ 4. ve 3. yüzyıllara kadar varlıklarını sürdürmüşlerdir.[2]
Dil ve köken konusunda çeşitli yaklaşımlar vardır.
Asur'luların Gimirai dediği ve Tevrat'ta da Gimiraya, Antik Grek kaynaklarında Kymmerio olarak geçen Kimmerlerin [3] kökenleri hakkında çok detaylı bilgi olmamakla birlikte, Antik Yunan kaynaklarına dayanaraktan Kimmerlerin Genellikle Avrupalı tarihçiler tarafından İran'i, Keltik veya bir Trak dili konuştukları iddia edilmektedir.[4][5][6]
Asur kaynaklarında Kimmerlilerin çok az özel ismi sağ kalmıştır:
Bazı çalışmalar çeşitli yer isimlerinin Kimmer halkları tarafından etkilendiğini ortaya koymuştur. Örneğin ilk Yunan kayıtlarında geçen Cimmerium ismi Türk halkları özellikle Tatarların Karadeniz'e inmesi ile Kırım olarak Türk dillere geçmiştir.[8]
Genellikle bazı Avrupalı Türkolog ve Türk tarihçiler tarafından Kimmerlerin Türk (veya Ön Türk)[9] kökenli olduğuna dair önemli iddialar da ortaya konulmaktadır.[10][11][12][13][14][15][16][17][18]
Amerikalı yazar Robert Ervin Howard tarafından yaratılmış fantastik bir çizgi roman kahramanı olan Barbar Kimmeryalı Conan'ın serüvenleri tüm dünyada yayınlanmış ve insanlarda Kimmerler hakkında merak ve ilgi uyandırmıştır.
http://upload.wikimedia.org/wikipedia/en/c/cd/Conan_the_Barbarian_1982_film_poster.jpg