İfrit, İslam mitolojisinde güçlü ve zararlı olduğu düşünülen şeytanlara verilen isimdir, da dökülen kan tarafından çekilir.[1] Cehennem cinlerinden bir grubun ismi olarak da inanılır. Negatif tasvirlerine rağmen, ifritler ahlaki bir düzlemde temelde kötü değildir; Tanrı'nın amacını bile gerçekleştirebilirler. Kan intikam alma yükümlülüğü ve intikam alma cinayeti gibi bu tür yükümlülükler yine de acımasız olabilir.[2] Çoğu İblis'in en vefalı hizmetkarlarıdır.[3]
İfrit Arapçada bir tür zararlı cin anlamında kullanılır.[4] İfrit batılı filologlara göre "Orta Farsça"da yaratık anlamına gelen Afrita kelimesinden türetilmiştir. Afritan Afrikan, ya da afrikalı gibi kelimelerin de kökenini oluşturmaktadır.
İfrit kelimesi Kur'an ve hadislerde de kullanılan bir deyimdir.
“Cinlerden bir "ifrit", ‘Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm ve güvenim var.’ Dedi. Kitaptan ilmi olan kimse ise, ‘Gözünü açıp kapamadan, ben onu sana getirebilirim’ dedi. Onu yanı başına yerleşivermiş görünce, ‘Bu, dedi, şükür mü edeceğim, yoksa nankörlük mü edeceğim diye, beni sınamak üzere Rabbimin lütfundandır.”(27:39-40)
Kuzey Irak'taki Şabak cemaati arasında, Adem'in yaratılmasından çok önce Ali'yi şeytani yapısı nedeniyle kızdıran belli bir ifrit hakkında bir hikâye vardır. Sonuç olarak, Ali ifrit'in kötülüğü için ifriti zincirledi ve onu yalnız bıraktı. Peygamberler geldiğinde, hepsine göründü ve serbest kalması için onlara yalvardı, ancak hiçbir peygamber ifritin zincirlerini kıramadı. Muhammed ifriti bulduğunda onu Ali'ye getirdi. Ali ifrit'e merhamet etti. Tanrı'nın iradesine teslim olması koşuluyla onu serbest bırakmaya karar verdi.[5]